how to build your own website

ARALIK:
Mutlu & Sevinçli Bir Ay 

Canan İlter

ENSO Kurucu Ortağı

Aralık ayının gelince artık yeni yıl yaklaşıyordur. Yeni yıl denince benim içimi hep sevinç ve neşe kaplar. Bu ayın bir teması olsa diye düşününce ilk yüreğimden geçen neş’e ve sevinç oldu. O zaman bu değerleri gözden geçirme vakti dedim. Ve tabii hemen elime, Dalai Lama ve Desmond Tutu’nun kalıcı mutluluk ve sevinç üzerine bir arada ortaya koydukları ve Douglas C.Abrams tarafından kaleme alınan "The Book of JOY: Lasting Happiness in a Changing World" kitabını alıverdim. (Kitabın Türkçesi de mevcut: ‘Mutluluğun Kitabı’ adı ile çevrilerek raflarda yerini almış.) Ne eş zamanlılıktır ki ben de kitabı ilk çıktığında duyup, almış ve bir Aralık ayında okumuştum.

Hayatıma okurken çok anlam katan bu kitabın ilk sayfası sizi ‘Mutluluğa Davet’ diye karşılıyor. Daha güzel bir davet olur mu diye düşündüm ve Aralık ayı paylaşımlarımı bu kitaptan alıntılar yaparak, hayatı mutlu ve sevinç içinde yaşamanın temel taşları üzerine yapmaya karar verdim. Bu temel taşları, bir diğer anlamda, değerleri hem kendim tekrar gözdem geçirmek istedim, hem de ben göz atarken olabildiğince paylaşmak istedim. Hayat hep paylaştıkça güzelleşiyor. Kitap okuduğum dönemde bana öyle iyi gelmişti ki, her elime aldığımda aynı güzel enerjiyi hissedebiliyorum; İki bilge insan mutlu bir hayatın örüntüsünü satırlara özenle yerleştirmişler. Kitabın ilk sayfasında yer alan bir cümle çok derin:  

"Geleceği belirleyen karanlık bir yazgı değil, biziz. Her gün ve her an, hayatımızı baştan yaratabilir ve şu dünyadaki insani niteliklerimizi yeniden tanımlayabiliriz. Sahip olduğumuz güç budur."

(No dark fate determines the future. We do. Each day and each moment, we are able to create and re-create our lives and the very quality of human life on our planet. This is the power we wield.) 

Burada yazarlar kalıcı mutluluğu, herhangi bir hedef veya başarı peşinde bulamayacağımızı servet ya da şöhret içinde yer almadığına vurgu yaparak, sadece insanın zihninde ve kalbinde bulunduğuna ve burada bulunacağının altını çiziyorlar. Seksen beşinci doğum günlerini kutlamak üzere bir araya gelen iki bilge lider, kitapta tamamen uzun ve derin yaşanmışlıklarla dolu hayatlarından öğrendiklerini, gözlemlerini ve bilgilerini harmanlayarak samimice ortaya koyduklarını belirtiyor ve hepimiz için kalıcı mutlulukla ilgili bir şeyleri yakalamamızı umuyorlar.

‘‘Yedi milyar insandan biri olarak, hepimizin mutlu bir dünya ortaya çıkarmak için katkı sunması, sorumluluk alması gerekiyor.’’ diyor Dalai Lama. Çoğumuz mutluluğun kaynağını dışarıda bulmak üzere bir çaba içindeyken, asıl kaynağın içimizde olduğunu fark etmeyiz veya çok sık unuturuz.  

Dalai Lama ve Başpiskopos Desmond Tutu bize sevincin, doğuştan gelen hakkımız olduğunu ve mutluluktan bile daha temel olduğunu hatırlatıyor. Başpiskopos'un söylediği gibi “sevinç”, mutluluktan çok daha büyüktür. Mutluluk genellikle dış koşullara bağlı olarak görülse de, sevinç öyle değildir. Sevinç bir zihin ve kalp halidir: Hayatımızı gerçekten neyin canlandırdığını ve nihayetinde memnun ve anlamlı kıldığının idrakidir.   

İyisi mi 2020, kalıcı mutluluğu ve sevinci sağlam temellerle inşa ettiğimiz, kaynağının hep içimizde olduğunun tam bilincine vardığımız bir yıl olsun. Yeni yılı karşılamaya günleri geri sayarken, sevinçli bir hayatın 8 temel taşını bundan sonraki yazılarımda daha detaylı paylaşacağım.  

Sevincin 8 Temel Taşı 

🌀 4’ü zihnin nitelikleri: 

    🧠 Perspektif-Bakış Açısı

    🧠 Tevazu

    🧠 Mizah

    🧠 Kabul Etme

🌀 4’ü kalbin nitelikleri: 

    ❤️ Bağışlamak

    ❤️ Minnettarlık

    ❤️ Şefkat

    ❤️ Cömertlik